Sadri Alışık'ın oynamış olduğu Ofsayt Osman adlı filmin son sahne.
karşı tarafın avukatı: kendisine ait olmayan bir parayı, sırf şahsına menfaat sağlamak üzere, kıymetli evrak satımına karşılık göstermiş, piayasaya karşılıksız binlerce hisse senedinin sürülmesine yol açmış ve birçok masum vatandaşın tasarruflarıyla oynamış, dolandırılmasına vesile olmuştur. ayrıca kendisine bu parayı emanet eden 2 şahsın iyi niyetlerini suistimal ederek...
(kadir savun ve aziz basmacı salonda oturmaktadır)
kadir savun: ben davacı değilim.
aziz basmacı: ben davacıyım!
kadir savun: otur beee...!!!
hakim: beyleeerr.. ikinizi de atarım dışarı.. (avukata bakarak) devam edin...
avukat: evet.. emniyetlerini suistimal ederek, ağır suçlarına bir yenisini daha ilave etmiştir. bu bakımdan kendisinin türk ceza kanunun 148. maddesi ve..
(ofsayt osman birden ayağa kalkar..)
ofsayt osman: abi be... hakim bey abi.
hakim: sus bakiim sen!
ofsayt osman: kurbanın olayım be hakim bey abi.. bu benim hani parayı çalma davası var ya.. o tamam ama o söylediği, yaptığımı söylediği şeyler var ya... ya ekmek, kur'an çarpsın ki ben hiçbirini anlamadım be.. ne yapmışım ben?
avukat: rezaletin ve edepsizliğin bu kadarı da fazla.
ofsayt osman: ben öylece yüzlerce adam dolandırmadım bey abi.. yani ufak kız kurtulsun diye biraz para çektim o kadar. diğerleri ne oluyor ya?
hakim: imzaladığın kontratı inkar mı edeceksin?
ofsayt osman: ne kontratı bey baba.. (hıpppp..).. afedersin hakim bey abi.
hakim: oğlum bak. hulusi bey'e ait bir madenin işletilmesi için kontrat. imza da senin.
ofsayt osman: yaa ben böyle bir kontrat imzalamadım bee...
(zorla imzasını alan eleman ayağa fırlar:) sayın hakim bey. yoksa imzasını inkar mı edecek?
ofsayt osman: aaa ben.. şey.. bu benim yazım be...
hakim: iyi ya işte. karşılıksız, teminatsız, garantisiz şekilde piyasaya hisse senedi sürmüşsün. hem hulusi bey'i hem de bu hisse senetlerini alan vatandaşları dolandırmışsın.
ofsayt osman: vallahi yapmadım ya.. ben, ben sadece bu kıza...
hakim: kimdi o kız?
ofsayt osman: şey... küçük, hasta. hasta be hakim bey.
hakim: biliyoruz. onu biliyoruz.
ofsayt osman: doktorlar yani hepsi ölecek diye rapor vermişler. hani yalnız, sadece o amerika davası var ya.. oraya giderse büyük doktorlar varmış. kurtulurmuş.
hakim: eee...
ofsayt osman: eee'si yani sübyan bee..bacak kadar çocuk. yaşasın dedik, kötü mü ettik? gitti işte.
hakim: oğlum, para senin olsa yaptığın hareket için çok asil bir hareket derdim ama...
kadir savun: ben helal ettim.
aziz basmacı: ben etmedim!
kadir savun: otur beee...!!!
hakim: beyleeerr.. atarım dışarıya.. (ofsayt osman'a bakarak:) sana gelince... yaptığın hareket düpedüz suçtur.
ofsayt osman: öğretmek gibi olmasın ama değildir hakim bey.
hakim: neee?
ofsayt osman: asıl suç o kirli davalar. yani bir bahis davasına milyonları trakk atıp da ortalıkta hastalıktan kırılan bir çocuğu görmemektir. yani siz daha iyisini bilirsiniz ama asıl suç odur yani.
hakim: şimdi o başka ama... senin yaptığın..
ofsayt osman: benim yaptığımdan ne olacak hakim bey? bizim adımız üstümüzde... garip bir ofsaytım ben.
hakim: (şaşkın bakışlarla) hııı.. neee?
ofsayt osman: ofsayt yani. hiç gol olmamış adam. öylesine ofsayt. işte o benim. adaletine kurban olduğum allah'ım. bir gün bile güldürmedi yüzümü. ne yaptımsa neye elimi attımsa ters çıktı. sonra, sonra bir gün bu adamlar çıktı karşıma. trakk bastırdılar milyonu. tamam mı?
kadir savun: tamam tamam.
aziz basmacı: tamam ama çaldı!
kadir savun: otur beee...!!!
hakim: şimdi atarım dışarı.. (ofsayt osman'a bakarak) devam..
ofsayt osman: (mahkemede arkada oturanları göstererek) sonra şunlar, na şunlar bütün serseriler ne kadar varsa aldılar etrafımı ulan dediler yani toz kondurursan namusumuza ölmüş bil kendini.
(arkadaki serserilerden biri, yani vahi öz:) mahvetti bizi hakim bey.
hakim: oturun hepinizi atarım dışarı.
(arkadaki serserilerden biri, yani vahi öz:) boynumuz kıldan incedir hakim bey.
ofsayt osman: milyonu cebime koydum, koymadım karşıma bir kız çıktı. sarayburnunda kendini denize atıyordu. ben zor yakaladım. nedir derdin dedim. kardeşi hastaymış, tedavi de ettiremiyormuş, ellerimde ölecek dedi.
hakim: kimdi o kız?
kız: ben
ofsayt osman: sonra etrafımı bir takım dolandırıcılar aldı. naa en başta bu dolandırıcı.
(zorla imzasını alan eleman ayağa fırlar:) hakim bey...
ofsayt osman: kim yer o bayat numaraları be.. evine davet etti inek (elini ağzına götürerek) -afedersiniz-. daha merhaba demeden karısı dolandı boynuma, oturttular beni sonra kumara, mahsustan kaybettiler yani ileride parayı böyle kökten götürmek için anladın mı? ben yer miyim be?
hakim: ne yaptın kazandığın parayı?
ofsayt osman: doğru küçüğe götürdümhakim bey abi.
kız: o parayı bulamasaydım o gece ilaç alabilmek için kendimi satacaktım.
hakim: peki kızım otur.
ofsayt osman: bir müddet oyalandır yavruvak. o arada ne kadar büyük baş hayvan varsa (eliniz ağzına götürerek) -afedersiniz- yani böyle büyük şirket sahibi varsa toplandılar etrafıma yağdırdılar parayı böyle. yaldızlar, daha neler neler. ama ben hepsine verdim fasoyusöylesene abi be...
(nubar terziyanayağa kalkar) evet efendim. söyledikleri doğrudur efendim.
hakim: ya hisse senetleri? sahte senetler?
ofsayt osman: bilmiyorum hakim bey. vallahi billahi bilmiyorum.
(zorla imzasını alan eleman ayağa fırlar:) yalan. kontratı yanımda imzaladı.
ofsayt osman: aaa. ben mi?
(zorla imzasını alan eleman:) şahitlerim var efendim...
ofsayt osman: ben... ya ben...
(zorla imzasını alan elemanın karısı:) yalan.
hakim: yalan olan ne?
(zorla imzasını alan elemanın karısı:) kontratı kendisini sarhoş edip bizzat ben imzalattım.
hakim: ne demek istiyorsun?
(zorla imzasını alan elemanın karısı:) daha doğru dürüst okuması yazması bile yok. kendisinden hatıra bir resim istedim, yanında yoktu. bari bir imzanı at dedim. kağıdı büküp boş yere imzasını attırdım. sarhoşluktan gözünün önünü göremiyordu. kabahat benimdir.
ofsayt osman: hey allahım... ne haber??..
hakim: ama ne de olsa...
ofsayt osman: yani öğretmek gibi olmasın ama kimsenin on parasına dokunmadım. kimsenin emniyetine yani böyle bir halel getirmedim. ama o küçük kız.. ya iki güne kadar gitmezse ölecek dediler hakim bey. böyle bir şey... hani saksıda çiçek gibi. şu kadarcık. sen olsan ne yapardın hakim bey?
kadir savun: yaşşşa be...
ofsayt osman: sağol abi. bir sen anladın beni bee.
ofsayt osman: (mahkemede arkada oturanlara dönerek) ya siz... herkes ayak uçlarına bakar utancından) (hakime dönerek) ölecekmiş. ölmesin dedim!.. bir can kurtulsun dedim. bütün hayatımda ofsayt dediler; bir işe yaramaz, sümsük dediler. varsın yine desinler dedim. hayatımda bir defacık bir kız sevdim, onu da kaybedeyim dedim. hayatımda bir kerecik bir şey kazanacak oldum onu da kaybedeyim dedim. tek, bir can kurtulsun dedim. çocuğu kurtaracak kadarını aldım. üst tarafına el sürmedim. fena mı oldu? (mahkemede arkada oturanlara dönerek) sizler, hepiniz...hepiniz, hepiniz hakem olun abiler... yaa bu maç bee.. tıpkı bir maç. ama böyle hayat sahasında oynanıyor. oyuncuları bizleriz. topumuz da namusumuz, vicdanımız, insanlığımız. ben, ben osman. ofsayt osman. söyleyin be... allah rızası için söyleyin. gene mi atamadım golü ha? bu da mı gol değil be? gol mü?
mahkemeden bir kadın: gol!
ofsayt osman: bu da mı gol değil be!!!
aziz basmacı: gol yavrum gol.
ofsayt osman: bu da mı gol değil!!! adaletine, insanlığına kurban olayım hakim bey.. bu da mı gol değil!!
hakim: (dosyayı kapatır ve sol elini havaya kaldırıp dosyanın üzerine indirir) golll!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder